MİDİLLİ ADASINDAN - 1

Bir yıl önce bu zamanları sınıfta yaşadığım bir kaza nedeniyle omzum kırılmış ve neredeyse yazın tamamını evde geçirmek durumunda kalmıştım. Hadi ben tedbirsizliğimin bedelini ödemiştim ancak eşim de benimle birlikte eve kapanmak durumunda kalmıştı. O günlerde karar vermiştik eğer bir sonraki yaza çıkabilirsek Midilli Adasına gidelim diye... 
Bir sonraki yaza çıktık, ben henüz bir yerlerimi kırmadım ve eşimle birlikte 02 Ağustos 2025 tarihinde Ayvalık'tan feribotla Midilli'ye geçtik. Yolculuğumuz yaklaşık iki saat sürdü. Midilli'de Petra Köyüne geldik. Maria ve eşi tarafından işletilen "Studios Stefani" isimli pansiyona yerleştik. Pansiyon, Petra'ya 15 dakikalık yürüyüş mesafesinde. Sakinliği ve sessizliği eşsiz. Maria ve eşi oldukça ilgili ve konuksever... 

Midilli benim ikinci yurtdışı deneyimim. İlki 2012 yılında kongre amacıyla Etiyopya'ya olmuştu. Adaya arabamızla geçtik. Burada araba da kiralayabilirdik ancak böylesi benim için daha kolay oldu.

Adada en çok dikkatimi çeken nokta trafik kurallarına sürücülerin büyük bir kısmının uymasıydı. Adanın yolları dar ve kıvrımlı, buna rağmen burada araba kullanmak benim için Türkiye'deki kadar yorucu olmadı. İnsanlar trafikte birbirine hakaretler etmek yerine yardımcı oluyorlar ki bu bence olağanüstü bir zenginlik. 

Petra ilginç bir köy, manzarası büyüleyici. Sabahları ayrı güzel akşamları ayrı. Adını kaya üzerinde yapılmış bir Kiliseden almış. Çok yüksek bir Kilise yüzün üzerinde basamakla çıkılıyor. 

Şimdilik ilk günlerdeki resimleri paylaşacağım. Ziyaret ettikçe yeni resimleri eklemeyi düşünüyorum. Deniz keyfi açısından güzel olsa da Ağustos ayı adayı geçmek için çok sıcak. Ayrıca adada çok fazla gezilecek yer var.