İLKELER


Düşünce Odası sayfası benim kendi düşünsel faaliyetlerimi daha çok geleceğe paylaşmak amacıyla oluşturduğum bir sanal ortamdır. Bu sayfada yazdıklarımın hem günümüze hem de geleceğe kalması en önemli beklentimdir.
Böyle bir çaba içinde bulunma sebebim, içinde bulunduğum akademinin düşünsel anlamda bir zenginlik içerememesidir. Günümüzde akademi siyaset, yönetim, öğretim üyeleri ve öğrenciler açısından bir araç konumuna gelmiştir. Varoluş nedeni doğa, toplum, varlık ve tanrı düşüncesini çözümlemek olan akademi, bu hedefin oldukça uzağındadır. Öğrenciler açısından meslek için gerekli belgeye sahip olmak, akademisyen açısından konforlu bir yaşam sahibi olmak, yönetici açısında da daha yüksek siyasi ya da bürokratik makamlara ulaşmak ve siyaset açısından da varlığını sürdürecek söylemin geliştirilmesi için bir araç konumuna gelmiştir. Hal böyle olunca doğa toplum, varlık, tanrı kavramları ile eğitim faaliyetleri sadece pragmatik hedeflere ulaşma yolunda bir duraksa akademinin gündeminde yer alabilmektedir. Yapılan bu tercihin sonucunu tüm akademimiz yaşadığı çağdan koparak ve gelecekte hatırlanacak bir söz üretemeyerek ödemektedir. Bu yorumum bir genellemedir ve her genelleme istisnaları içinde barındırır; ancak istisnalar genelin durumunda arzu edilen olumlu etkiyi yaratamaz.
Ben oldum olası bilimsel ve düşünsel faaliyetler içinde olmak istemişimdir. Benim için insanın yaptığı iki faaliyet çok üstündür. Bunlardan birisi toprağın işlenmesi olup açlığımızı giderir; diğeri aklın işlenmesi olup cahilliğimizi giderir. Çiftçiler toprağı işlerken, bilim ve düşünce insanları insan aklını işlerler. Dedelerim çiftçi olduğu için toprağın işlenmesinin ne kadar zahmetli ve keyifli olduğunu gördüm. Onların yol göstermesiyle çiftçilikten yola çıkarak hekimlik ve akademiye ulaştığımda aynı zorluğun ve keyfin aklın işlenmesinde de olduğunu yaşadım. İşte bu sayfa bu çabanın bir ürünüdür. Akademinin içinde kendimi ifade edecek daha fazla alan bulamayınca şimdilik aklımın işlenmesi sonucu ortaya çıkan ürünleri takip etmek isteyen insanlara ulaştırmayı amaçlıyorum.

Bu amaçla, Düşünce Odası sayfasının da bazı ilkeleri olacaktır. 

Bunlar;
Yaptığım çalışmaların asla faydacı bir beklentisi yoktur. Amaç sadece içinde bulunduğumuz yaşamın anlaşılmaya çalışılmasından ibarettir.
Önemli olan üzerinde yürüyebildiğimiz yoldur; sonunda varılacak bir hedef bulunmamaktadır.
Düşünce Odası Sayfasında da belirttiğim gibi düşünsel faaliyetlerin sağlıklı yürüyebilmesi için akıl aynanızdaki inançsal ve ideolojik izleri temizlemeniz gerekmektedir. Ben de bu süreçte bunu öğrenmeye çalışıyorum. 
Dolayısıyla sayfada hiçbir günlük ideolojik ya da inançsal akla yönelik bir yakınlaşma olmayacaktır. 
Öte yandan okumalarım sırasında inançsal ya da ideolojik kaynaklardan yararlanmadığımı da düşünmeyin. Sonuçta insan, İncil okuyunca Hıristiyan, Tevrat okuyunca da Yahudi olmak zorunda değildir. 
Olağan basın ve sosyal medyada yer alan tartışmaların hiçbirine burada yer vermeyeceğim. Zaten bu tartışmaları çok az takip ediyorum. Öte yandan düşüncelerim içinde günümüzün çelişkileri, geçmişin tartışmalarıyla çözümlenmeye çalışılacaktır. Bu tartışma olağan medya ortamlarında bulunan günlük tikel tartışmaları içermeyecektir. Olgular kavramsal düzeyde çözümlemelere uğratılmaya çalışacaktır.
Dolayısıyla bu sayfadaki yazıları günlük tikel tartışmalar üzerinden okumamanızı öneririm.
Sayfada yer alan yazılar, daha sonra konulacak olan sunumlar, kaynak gösterilmesi şartıyla kullanılabilir.
Benim için kesin bir hakikat bulunmamaktadır. 
Dolayısıyla düşüncelerimde değişim esastır. Zaman ve mekan değişimin belirleyicisidir.
Bu nedenle hiçbir dogmaya sahip olmadığım gibi düşüncelerimdeki değişimi de yazılarımdan izleyebileceksiniz. 
Bir yerde sabit kalırsanız asla daha ilerisine ulaşamazsınız...
Düşünce Odası Sayfası başlangıçta tek yönlü olacaktır. 
Bir kitle oluşturmak, çoğunluğa ulaşmak gibi hedeflerim yoktur. 
Düşündüğüm ve yazmaya çalıştığım konuların toplumun ekseriyeti için bir anlam ifade etmediğinin farkındayım. Zaten çoğunluğa bir şeyler anlatmak gibi naif ve saf hedeflerim yoktur. 
Kendim gibi düşünsel anlamda derdi olan, okuyan, yazan insanlara ulaşmaktır, beklentim. Eğer zaman içinde böyle bir küçük gruba ulaştığımı düşünürsem, bir ortam da olabilir. Ama şimdi değil...
Asıl hayalim tüm otoritelerin dışında bağımsız bir düşünce akademisi oluşturmaktır. 

Belki bir gün o da olur...

Coşkun Bakar - 24.04.2021 








Yorumlar